Esen K.
Thursday, 24 April 2014
Thursday, 17 April 2014
Habeş usulü kahveli şekerleme
Etyopya’da hahve
çiftçilerinin öyle düzenli bir kahve tüketme alışkanlıkları yokmuş. Sadece
kahve çekirdeğinin kabuklarını kaynatıp içerlermiş...
Peki neden? Çünkü kahve
çekirdekleri onlar için çok değerli; geçimlerini o çekirdekleri satarak elde
ettikleri gelirle sağlıyorlar...
Kahve çekirdeği tüketimi ta
eski zamanlardan beri çiftçiler için adeta bir şölen, seremoni imiş; şöyle ki
sadece kahve mevsiminde birkaç kez olmak üzere kavurdukları çekirdekleri taze
tereyağı ile karıştırıp tuzlayarak ya da şekerleyerek kıtır kıtır yerlermiş.
Size Habeş usulü antik
bir kahveli şekerleme tarifi vereyim:
Malzemeler:
1 çorba kaşığı dolusu
çifte kavrulmuş, öğütülmüş kahve
1 çorba kaşığı bal
100 gr oda sıcaklığında
tereyağı
Hazırlanışı:
Tereyağı,
bal ve kahveyi karıştırıp güzelce yoğuralım. Hazırladığımız karışımı
buzdolabında sertleşmeye bırakalım. Karışımı plastik mutfak eldiveni kullanarak
minik toplar şeklinde yuvarlayalım ya da pişirme kağıdı ile rulo halinde
saralım. Tekrar buzdolabına alalım. Karışım iyice sertleşince bir bıçak
yardımıyla küçük parçalara ayırıp servis edelim.
Kahve henüz demlenip
içilerek tüketilmeye başlanmadan evvel buna benzer tariflerle hazırlanıp
yenirmiş Habeş diyarında...
Afiyet olsun.
Friday, 21 March 2014
Etyopya’nın bölgesel kahve çeşitleri
Kahvenin lezzeti yetiştiği
bölgeye ve iklim koşullarına göre değişiklik gösterir. Avrupalılar geleneksel
olarak güneşte kurutulan Etyopya kahvesinin lezzetini; limon,şarap ve çiçek aromalarına sahip tatmin edici yabani bir tat olarak tasvir ederler.
1999 yılında
kurulan Etyopya Kahve ve Çay Otoritesi kahve üretilen bölgeleri ve kahve
çeşitlerinin lezzetlerini şu şekilde tanımlamış:
Harar
Harar kahvesi
Dünyanın en çok kabul gören kahve çeşitlerindendir. Yoğun lezzeti, damakta bıraktığı
şarabımsı izler, zengin gövdeli tipik moka
tadıyla bilinir.
Aranot: Moka, bugün kahveye çikolata benzeri çeşitli
aromalar ilave edilerek hazırlanan bir içecek olarak bilinse de çok güçlü ve
acımsı bir tada sahip Dünyada yetiştirilen ilk kahve çeşitidir; adını Yemen’in Dünyaya
kahveyi ilk ihraç eden limanı Moka’dan almıştır.
Yirgacheffe
Yirgacheffe,
Afrika boynuzunda üretilen kalitesi yüksek bir çeşit olarak bilinir. Derin,
iştah açıcı, limonsu ve çiçeksi aromasıyla güçlü, zengin bir lezzete sahiptir.
Sidamo
Sidamo kahvesi kahve
aşıkları arasında çok popüler olan bir çeşittir. Çeşitli baharatların aromasına
sahip olan Sidamonun yıllanmış, dengeli, acımsı bir tadı vardır.
Kaffa (Jimma)
Bu kahvenin
derin, yıllanmış bir lezzeti vardır; aynı zamanda damakta şaraba benzer izler
bırakır.
Etyopya’nın
kahve üretilen diğer bölgeleri şunlardır: Bebeka, Tepi, Limu, Illubabur ve Nekempti.Etyopya'nın bölgesel kahve haritası |
Kahve diyarından sevgiler, selamlar,
Esen K.
Votka şişesinde kavrulmuş yer fıstığı olmak...
Monday, 17 March 2014
Addis Ababa’nın en eski kahve evi: Caffé TO.MO.CA.
1953 yılında
kurulmuş olan Caffé TO.MO.CA. Addis Ababa’nın en eski kahve evi; TO.MO.CA. İtalyanca Torrefazione
Moderna Café’nin (Modern Kahve Kavurma) kısaltması; bu işletmede Harrar bölgesinin en kaliteli
kahvelerini geleneksel yöntemlerle ağır ağır kavurduktan sonra öğütüyorlar. Böylece Coffea Arabica’nın lezzeti
ulaşılabilecek en doruk noktasına taşınıyor.
Caffé
TO.MO.CA.’nın Addis Ababa’da iki şubesi var; bizim aynı gün içinde ikisine de
uğrama şansımız oldu. Ana şubesinde bunna
olarak hazırlattığımız enfes kahvenin tadına baktık, diğerine ise öğütülmüş
hazır kahve satın almak için uğradık çünkü ilkinde kalmamıştı.
Kahve içtiğimiz
mekanda özel odalardan birine geçerek kahvenizi keyifle yudumlarken bir yandan
sohbet edebilir, diğer yandan odanın duvarlarını süsleyen özenle seçilmiş
resimleri inceleyebilirsiniz.
Tüm odaları saran taze kavrulmuş Coffea Arabica'nın o tarifi imkansız keskin kokusu o gün bugündür burnumda tütüyor dostlar...
Sevgiyle kalın, kahvesiz kalmayın...
Esen K.
Thursday, 13 March 2014
Wednesday, 12 March 2014
Bajaj: Etyopya’da ulaşımın en kolay ve en ucuz yolu
Tabanvay ve
eşekten sonra en yaygın ulaşım aracı bajaj
Etyopya’da. Tabanvay demişken; Habeşler ya sırtlarında ya ellerinde taşıdıkları
yüklerle yol kenarlarında sürekli bir yerden bir yere taban tepmekteler bu
memlekette...
Üç tekerli, tek
silindirli, maksimum 60 km/saat hıza ulaşabilen 150 cc motor hacmine sahip bu canavarlar genelde Hindistan’dan ithal
ediliyor. Parçaları ithal edilen bir kısmının montajı da burada yapılabiliyor. Sahibine 1000-2000 dolarese
mal olan bajajlar kısa mesafede rakipsiz...
Yallah şoafeeeer yallah, ne behliseeeen... Yollar gidişime, kızlar duruşuma hasta... |
Toplam 4 yolcu kapasiteli bajajlarda şoförün yanına bir kişi sıkışıyor, arka
koltuğa ise balık istifi üç kişi daha sığışabiliyor... Sıkı pazarlığa tabi olan
ücretler 1-2 Bırrdan (=10-20 kuruş civarında) başlayıp gidilecek mesafeye göre
değişiyor.
Bajajla
seyahat İstanbul veya Ankara’da dolmuşla yolculuk yapmaktan daha güvenli
olmakla birlikte içine şoförle birlikte beş kişi doluşmadıkça konfor bakımından
da hiç fena değil: Macera dolu Etyopiya, Etyopiyaaaa...Jimma'nın en yoğun kavşağından bir enstantane: Trafik polisi bajajları yönlendiriyor |
70li yıllarda bizde de varmıştı bunların benzerlerinden; yük taşımacılığında kullanılır, triportör namıyla anılırmıştı...
Bajaj iyidir, bajaj ucuzdur; hız sınırını aşma, bajajdan şaşma...
Esen K.
Monday, 3 March 2014
Habeş Diyarından İnsan Manzaraları (1)
Fotoğraflar: Bana ait; hepsi de Canon EOS M ile Tuncay ile Adanch'ın düğün gününde çekildi.
Müzik: DAK'ın kasım 1999 tarihli 'zerzemel' adlı albümünden 'neler var'
Sevgilerimle,
Esen K.
Saturday, 1 February 2014
Bunna: Kahvede başka bir boyut
Çiğ yeşil ve kavrulmuş koyu kahverengi kahve taneleri |
Kaffa, eskiden Etyopya’nın vilayetlerinden biri imiş; başkenti de halen Etyopya kahve ticaretinin merkezlerinden biri olan Jima'ymış. Sonradan Oromia eyaletine bağlanan Kaffa bölgesi ülkenin güney batısında yer alıyor.
Adından da anlaşılacağı üzere bu bölge kahvenin anavatanı. Yeryüzü üzerinde bilinen tüm Caffea Arabica türlerinin atası Kaffa’da topraktan filizlenmiş ve bir şerit halinde Dünyayı çevreleyen Kahve kuşağına buradan yayılmış.
Geleneksel bir Jebena örneği |
Bunna, isteğe göre kuvvetli hoş bir aromaya sahip olan taze Sedefotu yaprakları eklenerek de tüketilebiliyor.
Meşakkatli Bunna hazırlama süreci |
Tüm bu ritüel aynı zamanda mekan ya da hane sahibinin misafirine duyduğu saygının da bir göstergesi.
Bunna, kahve evreninde başka bir boyutu temsil etmekte… Tek kelimeyle enfes; biraz açmak gerekirse damakta kalıcı yoğun izler bırakan, hafzadan silinmeyen bir lezzet; ofiste her daim mevcut, müdavimi oldum bile...
Sebeta’dan Selamlar,
Esen K.
Tuesday, 28 January 2014
Etyopya'da zamanın akışına dair
Addis Ababa'da saat şu anda 11:00. Türkiye saatine göre 1 saat ileride (GMT + 3). Lakin Etyopya'lıların kendi saat sistemleri var; bu sisteme göre şu an saat 05:00.
İşin mantığı anladığım kadarıyla şöyle: Etyopya'da gün yıl boyu sabah saat 06:00'da aydınlanıyor ve akşam saat 18:00 sularında kararıyor. Habeşler günün aydınlandığı zamanı saat 0:00 olarak belirlemiş.
Saat sistemlerini yaşadıkları güne, güneşin döngüsüne, yaşamın akışına göre şekillendirmişler: Güne sıfırdan başlamak ne kadar basit, anlaşılır ve mantıklı bir yaklaşım:)
Esen K.
Etyopya'da tarihin akışına dair
Etyopya’da bugünün tarihi 20 Tarr 2006. Miladi (Gregoryen) takvimi yılın ilk yarısında 8 ikinci yarısında 7 yıl geriden takip ediyor Etyopya’nın takvim sistemi. Bir sene 13 aya bölünmüş; ilk 12 ay 30ar, 13üncü ay 5 ya da artık yıllarda 6 gün çekiyor. Yeni yıl 11 Eylül tarihinde başlıyor, artık yıllarda ise yılbaşı 12 Eylül gününe rastlıyor.
Milenyumu 11 Eylül 2007 tarihinde kutlamışlar, yani Dünyanın geri kalanından 7 sene sonra…
Sadece Etyopya’da kullanılan bu takvim sistemi, Etyopya Ortodoks Hawedo Kilisesinin Hz. İsa’nın doğum tarihini Eski Ahit’te yer alan bilgiler ışığında farklı bir yaklaşımla hesaplamış olmasıyla ortaya çıkmış.
Bu da böyle biline… Back to the Future in Ethiopia
Sebeta’dan Sevgiler,
Esen.
Milenyumu 11 Eylül 2007 tarihinde kutlamışlar, yani Dünyanın geri kalanından 7 sene sonra…
Sadece Etyopya’da kullanılan bu takvim sistemi, Etyopya Ortodoks Hawedo Kilisesinin Hz. İsa’nın doğum tarihini Eski Ahit’te yer alan bilgiler ışığında farklı bir yaklaşımla hesaplamış olmasıyla ortaya çıkmış.
Bu da böyle biline… Back to the Future in Ethiopia
Sebeta’dan Sevgiler,
Esen.
Kaldi ve Dans Eden Keçileri
Kahve nasıl keşfedildi acaba? Gerçeği hiçbir zaman öğrenemeyebiliriz; bununla birlikte yüzyıllardır kahvenin nasıl bulunduğuna dair bazı teoriler veya efsaneler söylenegelmiş. Bu söylenceler arasında “dans eden keçi teorisi” belki de en meşhur olanı.
"Dans Eden Keçiler" Efsanesi
Bir zamanlar Habeş diyarında Kaldi adında bir keçi çobanı yaşarmış. Çobanımızın keçileri de kendisi gibi ağırbaşlıymış. Bir akşam vakti Kaldi keçilerinin ahıra dönmediğini fark edince kayıp keçileri aramaya çıkmış. Sürüyü nihayet bulduğunda bir de ne görsün; bir çember oluşturan keçiler ay ışığında hoplaya zıplaya dönerek dans ededururlar… Kaldi ağzı bir karış açık öylece kalakalır.
Çoban şaşkınlıkla keçilerin koyu renk yapraklı bir çalının küçük kırmızı meyvelerini hart hurt yediklerine şahit olmuş. Kaldi keçilerin enerjik hareketlerini buna bağlamış. O sırada kendisi de epeyce aç ve biraz da uykulu olan çoban belki de bu sebeple keçilerle birlikte bu gizemli meyveden yemeye başlamış.
Bir süre sonra o civarda yaşayan bir rahip oradan geçerken çobanla keçilerinin gayet neşeli bir dansa kalkıştıklarını fark eder. Bu garip durumun sebebine ilişkin çobanla aynı sonuca varan rahip yanına kırmızı meyvelerden bir avuç alarak manastırın yolunu tutar. Olaya Kaldi ve keçilerinden daha bilimsel yaklaşan rahip kendisi tatmadan önce kahve çekirdekleriyle bazı deneylere girişir. Çeşitli denemelerin sonunda kavurduğu çekirdekleri kaynatır ve hoş bir dem elde eder. Rahip kahve deminden birkaç yudum aldıktan sonra gece boyunca uyku bastırmadan uzun uzun dua edebildiğini anlayınca bu muhteşem içeceğin bünyeye enerji veren mucizevi özelliğini Habeş diyarına ve tüm aleme ilan edeeeer.
Etyopya'nın en önemli kahve zinciri Kaldi's Coffee ismini kahve çekirdeklerini fazla kaçırınca keçileri kaçırmış gibi zıvanadan çıkarak keçileriyle birlikte çılgınca dans etmeye başlayan vakur çobanımıza borçlu...
Kahveniz ölçülü, neşeniz bol olsun.
Etyopya'dan Sevgilerimle,
Esen K.
Monday, 27 January 2014
Habeşlerin Yalnız ve Güzel Ülkesi: Etyopya
Her 1000 bebekten yaklaşık 300-400’ü doğum sırasında ya da bir yaşını doldurmadan hayatını kaybediyor Etyopya’da; henüz yaşadığını dahi algılayamadan… Birincil neden susuzluk, ikincisi açlık. Türkiye’de bu oran binde 22 civarında.
Etyopya’daki su problemini susuzluk olarak adlandırmak doğru değil; aksine yanıltıcı. Etyopya coğrafyasının genel bir bölümünde sadece Ekim ve Şubat ayları arasında kalan zaman dilimi süresince kuraklık yaşanıyor. Diğer zamanlarda içinde bulunduğu iklim kuşağının özellikleriyle örtüşen yağışlı ve hatta Haziran-Eylül arası bol yağışlı bir iklim yapısı hakim burada. Yeraltı ve yerüstü su kaynakları bakımından zengin; Nil nehrinin bir kolu bu topraklardan fışkırıyor: Mavi Nil.
Esas problem suya erişimde ortaya çıkıyor: Yaklaşık 95 milyonluk popülasyonun sadece yüzde yirmisinin temiz suya erişimi var. Temiz suyu çıkartıp ihtiyaç sahiplerine ulaştıracak altyapı yok. Kırsal alanda insanlar kimi zaman 7-8 km taban tepmek zorunda kalıyor çamurlu bir su birikintisinden bir kaba su doldurup köylerine taşımak için sırtlarında; bu suyu içmek zorundalar susuzluktan telef olmamak için…
Belki de yüzlerce binlerce Etyopyalının hayatını kurtaracak bir su kuyusu maliyetinin ortalama 2000 dolar olduğu göz önünde bulundurulursa durumun ne kadar trajik olduğu daha da netlik kazanıyor.
Dipnotlar:
Etyopya’daki su problemini susuzluk olarak adlandırmak doğru değil; aksine yanıltıcı. Etyopya coğrafyasının genel bir bölümünde sadece Ekim ve Şubat ayları arasında kalan zaman dilimi süresince kuraklık yaşanıyor. Diğer zamanlarda içinde bulunduğu iklim kuşağının özellikleriyle örtüşen yağışlı ve hatta Haziran-Eylül arası bol yağışlı bir iklim yapısı hakim burada. Yeraltı ve yerüstü su kaynakları bakımından zengin; Nil nehrinin bir kolu bu topraklardan fışkırıyor: Mavi Nil.
Mavi Nil üzerinde bir şelale manzarası |
Esas problem suya erişimde ortaya çıkıyor: Yaklaşık 95 milyonluk popülasyonun sadece yüzde yirmisinin temiz suya erişimi var. Temiz suyu çıkartıp ihtiyaç sahiplerine ulaştıracak altyapı yok. Kırsal alanda insanlar kimi zaman 7-8 km taban tepmek zorunda kalıyor çamurlu bir su birikintisinden bir kaba su doldurup köylerine taşımak için sırtlarında; bu suyu içmek zorundalar susuzluktan telef olmamak için…
Yeryüzünde her yirmi saniyede bir çocuk susuzluktan ya da kirli sudan kaynaklı nedenlerden hayatını kaybediyor; bir milyar insanın temiz suya erişimi yok… |
Su var, suya erişim yok: Yağmur yağıyooor, yağmur yağıyooor,
Habeş kızı camdan bakıyooorJ
Liberya ile birlikte bağımsızlığını hiç kaybetmemiş, sömürgeleşmemiş iki Afrika
ülkesinden birisi Etyopya: Bayrağındaki kırmızı şerit özgürlüğün sembolü; bu uğurda
akıttıkları kanı, özgürlüğe olan bağlılığı simgeliyor. Bağımsızlık mücadelelerini
ikinci Dünya harbinden hemen önce bu toprakları beş yıl boyunca işgal etmiş
olan Mussolini liderliğindeki İtalyanlara karşı vermişler; tank, top ve tüfekli birliklere karşı
çıplak elleriyle kazanmışlar bu savaşı.
Bağımsızlığına daha sonra kavuşan çoğu Afrika ülkesi,
bayrağında yer alan sarı, yeşil ve kırmızı renkleri Etyopya bayrağından emanet
almış.
Etyopya’da 84 farklı yerel dili konuşan 80 farklı etnik grup
geçmişten günümüze barış halinde paylaşmış bu toprakları, kısıtlı miktardaki suyu, ekmeği.
Popülasyonun yüzde ellibeşi Ortodoks, yüzde otuzüçü Müslüman, yüzde yedisi
Protestan, geri kalanı farklı yerel dinlere mensup. Birbirlerinin inançlarına,
dini bayramlarına, geleneklerine son derece saygılılar. Biri diğerinin kestiği hayvanın etini yemiyor ama Hıristiyan kasapla Müslüman kasap her sabah selamlaştıktan sonra açıyorlar bitişik dükkanlarının kapılarını. Camekandaki haç ya da hilal işareti deşifre ediyor hangi dine mensup olduklarını. Çok eskilere dayanan olgun Habeş
kültürünün temel niteliği, yerli halkının böylesine karmaşık bir demografik yapıda taş
devrinden bu yana hiç çatışmadan bir arada yaşamayı, yokluğu paylaşmayı bilmesi
olmuş.
Tüm insanlığın Habeş kültüründen alacağı dersler var,
özellikle temel insanlık değerleri hakkında…
Habeş insanının bağımsızlığa, özgürlüğe olan düşkünlüğü bu
ülkenin Dünyanın geri kalanından izole edilmesiyle sonuçlanmış. Son olarak 1993
senesinde Eritre Etyopya topraklarından kopartılmış; böylece ülkenin Kızıldeniz’de
kıyısı kalmamış, gemi ticareti bağlantısı kesilmiş.
1974 yılında Etyopya’nın Hadar bölgesinde bulunan, 3,2
milyon sene önce yaşamış olduğu hesaplanan; ilk insansı maymun örneği olarak
kabul gören ve yeryüzündeki tüm insanların ortak atası olan Hominidae ailesinin Australopithecus afarensis türüne ait Lucy’nin Etyopya
Ulusal Müzesi’ndeki kemikleri sızlamasın da ne yapsın…
Etyopya Devletinin Büyük Kalkınma Hamlesini (Government's
Growth and Transformation Plan, GPT) can-ı gönülden desteklemek tüm
insanlığın ortak borcudur.
Yeni yeni araştırılmaya başlanan zengin maden ve petrol
kaynakları ile istikbali parlak görünen Etyopya’nın görmeye değer tabiatı çok güzel, insanı çok özel lakin etrafı sahip olduğu büyük potansiyelin farkında olan devasa aç kurtlarla sarılı yalnız bir ülke burası…
Sebeta / Etyopya’dan Selamlar,
Esen K.
- Bu yazıyı yazmama sebep olan ilham kaynağım Çapa Tıp Fakültesi Diş Hekimliği mezunu Sn. Nesredin Abdurehim Hojele’ye başkanı konumunda bulunduğu Türkiye’den Mezun Etyopyalılar Derneği ofisinde verdiği briefing sırasında paylaştığı bilgilerden ve konukseverliğinden dolayı teşekkür ederim.
- Lucy ile ilgili ayrıntılı bilgi için şu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz: https://iho.asu.edu/about/lucy%E2%80%99s-story
Subscribe to:
Posts (Atom)